Avrupa'dan Türkiye'ye intikam kararı

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu'ndaki "Türkiye'de Demokratik Kurumların İşleyişi" konulu oturumun sonundaki oylamada, Türkiye'nin "2004'te çıktığı denetim sürecine yeniden alınmasıyla ilgili karar tasarısı" onaylandı. Parlamenterler Meclisi Tasarıyı 45’e karşı 113 oyla kabul edildi.

Avrupadan Türkiyeye intikam kararı
25 Nisan 2017 Salı 15:14 tarihinde eklendi.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu'ndaki "Türkiye'de Demokratik Kurumların İşleyişi" konulu oturumun sonundaki oylamada, Türkiye'nin "2004'te çıktığı denetim sürecine yeniden alınmasıyla ilgili karar tasarısı" onaylandı. Parlamenterler Meclisi Tasarıyı 45’e karşı 113 oyla kabul edildi.
 
Türkiye'ye 35 maddeden oluşan önerilerde bulunulan AKPM'nin bu kararı ile, Türkiye denetim sürecinden çıkartılıp yeniden alınan ilk Avrupa ülkesi oldu. AKPM'de onaylanan karar ile, Türkiye ile iş birliğinin sürmesi için bu önerilerin yerine getirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
 
AKPM Türkiye raportörleri Estonyalı Marianne Mikko ve Norveçli Ingebjorg Godskesen tarafından hazırlan raporda Türkiye, geçen yılki darbe girişiminden sonra ilan edilen ve üç kez uzatılan olağanüstü hâl (OHAL) bünyesinde alınan kararlar ve uygulamalar eleştiriliyor ve Türkiye'de demokratik kurumların işleyişinin bozulduğu belirtiliyor.
 
Avrupa'da insan hakları destekleme kuruluşu Avrupa Konseyi'nin yürütme kolu olan AKPM'de 47 ülkeden 324 temsilci bulunuyor. AKPM'nin kuruluş amacı "insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü desteklemek" olarak tanımlanıyor.
 
Dışişleri: Bu haksız kararı kınıyoruz
 
Konuya ilişkin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklama ise şöyle:
 
"Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nun 25 Nisan 2017 tarihli oturumunda, 2004 yılından bu yana denetim sonrası diyalog sürecinde bulunan ülkemizin yeniden denetime alınması kararı verilmiştir. AKPM’de, izlenmesi gereken yerleşik usullerin dışında siyasi saiklerle alınan bu haksız kararı şiddetle kınıyoruz. Ülkemiz PKK, FETÖ ve DEAŞ gibi en kanlı terör örgütleriyle aynı anda mücadele etmektedir. Anayasal düzenini ve ulusun varlığını hedef alan tehlikelere karşı, uluslararası yükümlülüklerine bağlı kalarak, gerekli ve orantılı tedbirler almaktadır. Bu bir devletin en temel ödevi ve meşru hakkıdır. Türkiye’nin bir yandan 3,2 milyondan fazla mülteciye kucak açarken ve hain terör örgütleriyle mücadele ederken, aynı zamanda tüm Avrupa’nın ve yakın çevresinin güvenlik ve istikrarına katkı sağladığı unutulmamalıdır. AKPM’deki parlamenterlerin Türkiye’nin Avrupa’nın istikrar ve güvenliğine yaptığı bu katkıları görmezden gelen bu kararı esasen Avrupa’nın üzerinde yükseldiği ortak ve demokratik değerleri hiçe sayan, stratejik vizyondan yoksun basiretsiz bir tutumu yansıtmaktadır. Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi olarak çağdaş Avrupa ideallerinin ve değerlerinin savunucusu ülkemizin AKPM'deki maksatlı çevrelerin ayak oyunuyla denetime alınması, demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden AKPM'ye yakışmamıştır. Bu maksatlı çevrelerin Türkiye karşıtlığında, günümüz Avrupasında şiddete varan şekilde yayılan yabancı düşmanlığı ve islamofobiye karşı ülkemizin adeta tek başına mücadele vermesi ve mazlumun yanında yer alması da önemli yer tutmaktadır. Sözkonusu çevrelerin etkisi, esasen, ülkemizdeki halkoylamasını gözlemlemeye gönderilen AKPM üyelerinin bazılarının terör örgütü sempatizanlarından seçilmesinde de görülmüştü.Denetime alma kararı bu ard niyetli grupların yeni bir oyunudur. İslamofobiyi, yabancı düşmanlığını körükleyen popülist yaklaşımların etkisinde, dar ve sığ iç siyasi saiklerle hareket eden bir grup Avrupalının ülkemize yönelik bu dışlayıcı, ötekileştirici kararı esasen siyasi bir operasyondur. Bu karar, başta FETÖ olmak üzere, sadece ülkemiz değil bütün Avrupa sistemine ve değerlerine tehlike oluşturan terör örgütlerine hizmet edecektir. Türkiye AKPM’de bu kararı alan Parlamenterleri öncelikle aklı selime, ardından ilkeli bir tutum benimseyerek dünyanın ortak belası olan terör tehditiyle mücadele etmek üzere müşterek tedbirler almaya, yükselen yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslamofobi sorunlarıyla samimi şekilde mücadele etmeye, iltica ve göç yönetimi konularında insan haklarını gözeten sorumlu bir duruş sergilemeye davet eder. Denetim kararı Türkiye’nin, terörist darbe girişimi sonrasında Avrupa Konseyi ile kesintisiz yürüttüğü yapıcı ve samimi diyalog ve işbirliğini de gözardı etmiştir. Bu durum Türkiye’yi AKPM ile ilişkilerini gözden geçirmeye mecbur bırakacaktır. AKPM'nin bu haksız, siyasi ve yanlı kararına rağmen, Türkiye, demokratik standartlara, insan haklarına ve bu alandaki uluslararası yükümlülüklerine bağlılığından ödün vermeden vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini geliştirme konusundaki kararlığını sürdürecektir"