"Bedelli gündemimizde yok"

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, bedelli askerliğin gündemlerinde olmadığını söyledi.

Bedelli gündemimizde yok
24 Ocak 2014 Cuma 18:02 tarihinde eklendi.


Havayolu ile Erzurum’a oradan da kara yolu ile Erzincan’a gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, MÜSİAD’ın Erzincan şubesinin açılışına katıldı. Milli Savunma Bakanı Yılmaz’a, Erzincan Valisi Abdurrahman Akdemir, Belediye Başkanı Yüksel Çakır, MÜSİAD Başkanı Nail Olpak ve davetliler eşlik etti.

MÜSİAD şubesinin açılışı sorasın da gazetecilerin sorularını cevaplayan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, bedelli askerliğin gündemlerinde olmadığını söyledi. Bakan Yılmaz, “Dün komisyonda bir yasamız vardı. Bedelli askerlikle ilgili bir talepte bulunanlar veya önerge verenler oldu. Biz dedik ki bedelli askerlik bizim gündemimizde yok.

Birinci husus bu. Biz zaten askerliği 15 aydan 12 aya indirdik. Yani herkesin askerliğini indirdik. Ancak silahlı kuvvetlerimizin bir de ihtiyacı var. Bu ihtiyacı da dikkate almamız lazım ki silahlı kuvvetlerimizi güçlü kılmamız lazım. Silahlı kuvvetlerimiz güçlü ise Türkiye daha güçlü olur. Önce güçlü Türkiye, güçlü silahlı kuvvetlerimiz. Dolayısıyla Türkiye’nin gücüne güç katabilmemiz için silahlı kuvvetlerimizin güçlü olması lazım. Silahlı kuvvetleri nasıl güçlü tutarız. Ordusunun da güçlü olması lazım.

Genelkurmay Başkanımız, kuvvet komutanlarımız diyor ki bizim askerliği 15 aydan 12 aya indirirken ne dersiniz olabilir mi. Olabilir. Gerekli düzenlemeleri organizasyonu yapabiliriz dediler. Şimdi bir bedelli çıkardık. Yaklaşık 460 bin kişi bizim o yasayı çıkardığımız dönemde 30 yaşından gün almış kimseler idi. Dolayısıyla bunlardan kaç kişi başvurur diye düşündük. 100 bin kişi başvuracağını bekleyerek de biz yasayı çıkardık. Kaç kişi başvurdu.

70 bin kişi başvurdu. 100 bin dedik 70 bin kişi. Ancak bende görüyorum. Milletvekillerimiz de görüyor. Genel Başkan Yardımcımız Numan Kurtulmuş, yeni bir bedelliye ihtiyaç var diyiyor. Dolayısıyla muhalefet partileri de, sokakta da herkes söylüyor. Ben haberlerde takip ediyorum. Diyor ki bu bakanla bu bedelli çıkmaz diyor. Yine bir başka yerde diyor ki bu bakan bedelliye karşı diyor. Bedelliye karşı bedelli lehine olmak değil, ülkemizin ihtiyacı ne ise onu tespit etmek. Bedellinin toplumda bir talebi var. Yankısı var. Ama sayı kaç olur ona bir şey diyemem.

Daha önce 70 bin. Şimdi bedelli çıkarsa kaç olur inanın ki bu 70 binin daha altında olur. Öncelikle onu söyleyeyim. Çıkar mı? Şu an da bizim gündemimizde yok. Ancak Nisan ayında bir torba yasa gelecek. Birisi bedelli askerlik için önerge verdi. Biz dedik ki bizim gündemimizde yok. Ancak Nisan ayında bir torba yasa gelecek. Bu torba yasaya kadar da Genelkurmay Başkanımıza sorarız. Dağ başındaki karakolda ne kadar Mehmetçik olması lazım ki bu ülkede yaşayan insanlar kendini güvende emniyette hissedebilsin. Onların da bir planlaması bir programlanması var.

Nisan ayına kadar görüşlerini alırız. Gündemimizde olmamasına rağmen bu görüş derse ki mümkündür diye biz o zaman Türkiye’nin gündemine getiririz. Ancak şuan bizim gündemimizde bedelli ile ilgili bir çalışma yok. Ancak toplumda böyle bir bedelli talebi var. Bu talebi de Genelkurmay Başkanlığımıza sorup eğer ki olumlu bir yankı gelirse karşılığı da Nisan ayında gelir diye düşünüyorum. Bundan ne anlaşıldı. Evet demiyoruz. Gündemimizde yok diyiyoruz. Ancak Genelkurmay Başkanlığımızın bu konuda ki görüşünü Nisan ayında alır ve toplumumuza kamuoyuna açıklarız” şeklinde cevapladı.

'SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUATTIR'

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Silahlı Kuvvetler'de çalışan personele devletin verdiği ücretin kat kat fazlasını özel sektörün teklif etmesine rağmen, gitmeyip askerlik görevini yerine getirdiğini aktarıp, "Söz konusu vatansa gerisi teferruattır" dedi.

Yılmaz şunları söyledi: "İki katı değil, üç katı veya dört katı fazlasına özel sektörde çalışabilme, iş bulabilme imkanları var. Dolayısıyla kişiler yaşı geçmeden dışarıda olan bu imkanı değerlendirmek istiyorlar. Bundan dolayı da dışarıda ki bu cazibe merkezine doğru gidiş var. Biz de silahlı kuvvetlerimizin ihtiyacı var. Söz var biliyorsunuz. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Dolayısıyla bizlerin asli vazifesi bu vatana hizmet etmektir.

Ben o kardeşlerimin kendi evlatlarını kendi geleceklerini düşünmelerini anlayışla karşılıyorum. Ama vatanın ihtiyacı olduğunda da önceliğinde vatana verilmesinin daha doğru olacağını düşünürüm ve bunu beklerim. Şuan ki düzenlemeye göre 13 yıl mecburi hizmetleri var. 10 yıl hizmet var. Ancak almış oldukları eğitimin iki katına kadar da mecburi hizmete artı yapıldığında 13 yıl oluyordu. Biz şimdi almış olduğu eğitim süresinin iki katını almış olduğu eğitimin üç katına çıkardık.

14 buçuk yıla çıkıyor. 13 yıl bu devlete çalışan pilot kardeşimin bir buçuk yıl daha bu devletin sana ihtiyacı var dediği zaman da hiçbir yüksünme olmadan yine kendi planlarını sadece bir buçuk yıl tehir ederekten her ikisini de gerçekleştirebilecekleri umuyorum. Biz pilotlarımızla gurur duyuyoruz. Onlar Türkiye’nin gücüne güç katmaktadır. Dünya da da öyle, NATO içerisinde de öyle. Türk Silahlı kuvvetleri bir markadır” dedi.

'AMAÇ YOLSUZLUKLARI ORTAYA ÇIKARMAK DEĞİLDİ'

Gazetecilerin 17 Aralık operasyonu ile ilgili sorusu üzerine Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, “Biz AK Parti olarak yasaklara karşı çıktık. Yoksulluğa karşı çıktık. Mücadelemiz yasaklarla, mücadelemiz yoksullukla. Mücadelemiz yolsuzlukla. Eğer biz yolsuzluklarla mücadele etmemiş olsaydık. Milletimizi üç kat zenginleştiremezdik. Biz bu itibarı ve bu gücü yolsuzluklarla mücadele ile yaptık.” ifadelerini kullandı.

Bakan Yılmaz, “Fakat son olayda ne yapıldı. İşte 17 Aralık’ta üç tane ayrı olay hatta tamamlanmamış bir olay belki sürece bırakılsa kendilerinin dediği nokta da olabilir. Ancak tamamlanmamış üç tane birbiri ile alakasız olay bir araya getirildi. Adeta parça tesiri oluşturulsun da milletin hassas olduğu yolsuzluk kılıfı altında bir operasyon yapıldı.

Bir başka husus. Siz kendi elinizi vicdanınıza koyun. İki yıl bir insanı 24 saat dinlerseniz muhakkak ki bir suç hikayesi herkes hakkında üretirsiniz. Kendi konuşmalarınıza bakın. Eşinizle konuşmanıza, çocuğunuzla konuşmanıza veya arkadaşlarınızla okumanıza önden arkadan birkaç cümleyi alın yan yana bak bu konuştu olur. Dolayısıyla da arkadaşlar 24 saat insanı iki yıl dinlerseniz mutlaka bir suç hikayesi de üretirsiniz. İnsanlar masumdur. Hep şunu söylüyorlar. Git mahkemede aklansın. Hayır insan zaten mahkumdur. Onu siz sonuçlandırmanız lazım. Savcılar onun için vardır. Neden delillerden dolayı. Bir dosyanın açılabilmesi için delillerin tamam olması lazım.

Deliller tamam olduktan sonra insana gidilir. Şimdi diyorlar ki deliller karartıldı. İnsanları gözaltına almamız engellendi. İnsandan delile gidilmez. Delilden suçluya gidilir. Hukukçularımız vardır burada. Aksi halde bunlar geçmiş düzeni yani Beşar Esad sistemi insanlara işkence yaparakdan ağzından belgeleri delilleri yaptıklarını alabilmek bu Beşar Esad sistemine tabidir. Dolayısıyla da insanı gözaltına almadın diye delil kaybı olmaz. Sen delilleri hazır edeceksin. Ondan sonra insanla suç arasında ki bağı iyi kuracaksın ondan sonra dava açacaksın. Türkiye'de henüz bu hukuki süreç gelişmedi. Ancak amaç inanın ki yolsuzlukları ortaya çıkarmak değildi” dedi.

'PARALEL YAPI OLMADIĞINI KİMSE SÖYLEYEMEZ'

Son olarak paralel bir yapı olup olmadığı konusunda açıklamalar yapan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, “Bir ülke düşünün ki kendi istihbarat örgütüne operasyon yapıyor. Bir ülkenin istihbarat örgütüne operasyon yapabilen bir düşünce, bir yapılanma ancak bir başka ülkenin istihbarat kurumunun güdümünde veya yapısında telkinin de olması lazım. Biraz önce güçlü bir Türkiye olması lazım dedik ya bu güçlü Türkiye'de silahlı kuvvetlerimiz güçlü olacak. Milli İstihbarat Teşkilatımız güçlü olacak, Sivil Toplum Kuruluşlarımız güçlü olacak, kendi istihbarat kurumuna operasyon yapan bir yapının herhalde bir paralel yapı olmadığını kimse söyleyemez” diye konuştu.


CİHAN