Gencebay 'Akil İnsanlar'da ilk kez göründü

Daha önceki toplantılara katılmayan ve bu yüzden eleştirilen Orhan Gencebay, Marmara Bölgesi Heyeti'yle birlikte ilk kez toplantılara katıldı.

Gencebay Akil İnsanlarda ilk kez göründü
05 Mayıs 2013 Pazar 13:01 tarihinde eklendi, 1.500 kez okundu.

Akil İnsanlar Marmara Bölgesi Heyeti'ne katılan Orhan Gencebay, Eyüp’te düzenlenen çözüm süreci değerlendirme toplantısında "Fikirlerimiz farklı olabilir ama gönüllerimiz bir olsun. Gelin birlik olalım yarın çok geç olmadan.” dedi.

 
Akil İnsanlar Marmara Bölgesi Heyeti, Aktif Anadolu Sanayici ve İş Adamları ve Özalp - Saray İlçeleri Kültür ve Dayanışma Derneği üyeleri ile Eyüp’teki Bahariye Mevlevihanesi'nde bir araya gelerek çözüm süreci değerlendirme toplantısı yaptı. Toplantıya Marmara heyetinden Hülya Koçyiğit, Deniz Ülke Arıboğan, Hayrettin Karaman, Yücel Sayman, Mustafa Armağan ve Levent Korkut ile Karadeniz heyetinden sanatçı Orhan Gencebay da katıldı.
 
Toplantıda konuşan Orhan Gencebay, konuşmasına Mevlana’nın bir sözüyle başladı. Gencebay, “Mevlanamız der ki ‘hizmet evlerine yollar açıktır. Hizmetini iyi yapanlara şükranlarımız vardır.’ Hizmet erleri dediği dünyadaki görevlilerdir. Hepimiz bir eksiğimizi tamamlayarak şu güzel dünyada birbirimiz mutlu etme çalışırız. Çünkü özü budur. Barış önce insanın kendi içindedir. Kendine hayrı olmayanın başkasına hayrı yoktur. Biz bu dünyada Yaradan’ın izniyle koruyarak varlığımızı sürdüreceğiz. Fikirlerimiz farklı olabilir ama gönüllerimiz bir olsun. Gelin birlik olalım yarın çok geç olmadan.” şeklinde konuştu.
 
“ANLATMAK YERİNE DİNLEMEMİZ GEREK”
 
Başkan Deniz Ülke Arıboğan ise "Biz aslında anlatmak yerine dinlemeye gitmemiz gerek. Halkın çoğu zaten barış istiyor. Biz bu endişeleri rapor yapacağız. Bir aydır biz çok şey söylemedik ama o kadar çok şey söylendi ki bize. Bahsettiğimiz konu, siyasete dair değil, insana dair. Bir ülkede barış isteniyorsa bu barış adalet üzerine yapılmalı. Gayrimüslimlerin de Alevilerin de sesiniz duyulması, parasız eğitim isteyen bir solcu çocuğun, başörtüsüyle okumak isteyen kızların da sesinin duyulması gerekiyor. Türkiye açısından müthiş bir envanter ortaya çıkartıyoruz.” ifadelerini kullandı. 
 
Tepede ikna edilmesi gereken siyasetçilerin olduğunu söyleyen Arıboğan, “Onları ikna etmeniz için bizi kullanmanızı istiyoruz.” dedi.
 
Hayrettin Karaman ise “Öldürmeyi kanı, kini 30–40 yıl denedikten sonra işe yaramayacağı anlaşıldı. Bundan böyle hak talebinin siyaset, diyalog ve adalet yoluyla çözmek istediklerine inanıyoruz. Biz alınan bu kararı destekliyoruz.” diye konuştu.
 
Yücel Sayman da öğrencilik yıllarında yaşadığı bir anısını paylaştı. Sayman, “Ben ilkokuldayken öğretmenimiz Nazım Hikmet’i vatan haini olarak tanıttı. Ben de o zamanlar öyle düşündüm. Şimdi bana vatan haini diyorlar. Etme bulma dünyası. Ettim ve buldum. Bana öyle öğretmişlerdi.” diye konuştu.
 
Toplantıda Türkçe, Kürtçe ve Arapça olmak üzere 3 farklı dilden Çanakkale Türküsü okundu. Heyet, yaptığı konuşmanın ardından salondaki vatandaşları dinledi.

CİHAN