Gül'den Ramazan Bayramı mesajı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, milletin farklılıklarını zenginlik olarak görmesi ve sarsılmaz bağlarla birbirine bağlı olmasının, Türkiye'nin en önemli gücünü oluşturduğunu belirterek, Türkiye'nin gücünün temelinin birlik ve beraberlik, yüzyıllar boyunca büyük bir itinayla yaşatılan kardeşlik ruhu olduğunu vurguladı.

Gülden Ramazan Bayramı mesajı
18 Ağustos 2012 Cumartesi 13:47 tarihinde eklendi.

 

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Ramazan Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Gül, birlik ve beraberliğin temel unsurlarından Ramazan Bayramı'nı karşılamanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Bayramın Türkiye, Türk ve İslam dünyası için hayırlara vesile olmasını, huzur içinde bir bayram geçirilmesini dileyen Gül, bütün vatandaşların bayramını kutladı. 
     
Bayramların huzur ve mutluluğun, dostluğun, sevginin, saygının, barışın, hoşgörünün pekişmesine vesile olduğunu, insanı insan yapan değerlerin yaşanmasına ve paylaşılmasına fırsat yarattığını ifade eden Gül, bu günlerin toplum hayatında eşsiz yeri olduğunu kaydetti. Gül, bayramların güzel ahlakı, insanlara iyi davranmayı, küçükleri sevindirmeyi, büyüklere saygıyı ve onları ihmal etmemeyi hatırlatan yönünün unutulmaması gerektiğinin altını çizdi. 
     
Bayramların, birlik olma ve bir arada yaşama şuuruyla insan ilişkilerinin güçlendiği özel günler olduğuna işaret eden Gül, ''Aziz milletimizin bu mübarek günleri, maneviyatına uygun olarak en iyi şekilde değerlendireceğine inanıyorum'' ifadesini kullandı. 
     
Terörle mücadele kararlılığı- 
     
Bayram sevinci yaşanırken gerek terör eylemlerinin gerek bölgedeki ve dünyanın uzak köşelerindeki insanlık trajedilerinin, yüreklerde burukluk yarattığını belirten Gül, şöyle devam etti: 
     
''Acılar ne kadar büyük olursa olsun milletimiz ve devletimiz terör eylemleri karşısında dimdik durarak, mücadele kararlılığını sürdürecek, birlik ve bütünlüğümüzü tehdit edenlere en güzel cevabı verecektir. Ülkemizde barış, kardeşlik ve hoşgörü ortamının sürekliliğinin sağlanması ve vatandaşlarımızın yarınlara güvenle bakabilmesi birinci önceliğimiz olmaya devam edecektir. Türkiye'nin gelişmesini engellemeye, halkın huzur ve esenliğini bozmaya çalışanlara asla izin verilmeyeceğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu vesileyle bütün şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum.'' 
     
-''Suriye'de akan kanın durması en içten dileğimiz''- 
     
Gül, Suriye'de devam eden katliamların da insanlığı üzdüğünü ve endişeye sevk ettiğini belirtti. Türkiye'nin Suriye'deki insanlık dramı karşısında duyarsız kalmasının düşünülemeyeceğini vurgulayan Gül, ''Suriye'de akan kanın durması, Suriyeli kardeşlerimizin bir an önce huzura kavuşması en içten dileğimizdir'' ifadesini kullandı. 
     
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin, bölgesinde ve dünyada barışın, huzurun, güvenin ve istikrarın tesisi amacıyla elinden gelen gayreti bundan sonra da göstereceğini kaydetti. 
     
Bayramların aynı zamanda sevgi, yardımlaşma ve dayanışma günü olduğuna işaret eden Gül, ''Dünyanın hangi ülkesinde yaşarsa yaşasın açlıkla, yoksullukla mücadele eden insanlara sahip çıkma ve kucak açma günüdür. Vatandaşlarımızın zor durumda olan insanlara, her zaman olduğu gibi büyük bir hassasiyetle yardım eli uzatacaklarından şüphe duymuyorum'' ifadesini kullandı. 
     
''İleri demokrasi olmak için duyarlılık göstermeliyiz''- 
     
Cumhurbaşkanı Gül, dünyanın içinden geçtiği çalkantılı dönemde Türkiye'nin, güçlü bir ülke ve devlet olarak yoluna devam ettiğini belirterek, milletin ileriye umutla baktığını, Türkiye'nin parlak geleceğine büyük bir güven duyduğunu belirtti. 
     
Ekonomik güçle birlikte demokrasi ve insan hakları alanında gelinen seviyenin, Türkiye'nin en önemli kazanımları arasında yer aldığına işaret eden Gül, şunları kaydetti: 
     
''Bu alanlarda hayata geçirilen reformlara ve nitelikli düzenlemelere rağmen uygulamalardan kaynaklanan bir takım sorunların bulunduğunu da gözardı edemeyiz. Türkiye'nin ileri bir demokrasi haline gelmesi için hepimizin duyarlılık göstermesi gerekir. 
     
Sorunlar ne olursa olsun, milletimizin refahı ve mutluluğu için, daha müreffeh ve daha güçlü bir Türkiye'nin inşa edilmesi, tüm vatandaşlarımızın hayat standartlarının en üst seviyeye yükseltilmesi için daha çok gayret gösterilmesi gerekmektedir. Dış etkenlere rağmen Türkiye'nin istikrar içinde gelişmesinin taşıdığı önemin farkına varmalıyız. Memleketimizin kıymetini bilmeliyiz. 
     
Milletimizin farklılıklarını zenginlik olarak görmesi ve sarsılmaz bağlarla birbirine bağlı olması, ülkemizin en önemli gücünü oluşturmaktadır. Gücümüzün temeli ise birlik ve beraberliğimiz, yüzyıllar boyunca büyük bir itinayla yaşattığımız kardeşlik ruhudur. Ramazan Bayramı dolayısıyla bir kez daha vurgulamak isterim ki bu ülke hepimizindir. Herkes bu ülkenin eşit haklara sahip, asil ve özgür vatandaşlarıdır. Bu topraklarda bin yıldır olduğu gibi bundan sonra da birbirimizi severek, hoşgörü ve diyalog kültürünü egemen kılarak, değerlerimize saygı göstererek barış içinde yaşayacağız. Sorunlarımızı büyük bir özgüvenle aşacağız ve güzel yarınları hep birlikte kucaklayacağız.''