O soruya kızdı, tepki gösterdi

Başbakan Davutoğlu, Angela Merkel ile ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda ağırlıklı olarak Suriye ve mültecilerin durumu üzerinde duruldu. Basın toplantısında Davutoğlu'na sokağa çıkma yasağı olan ilçelerle ilgili sorular soruldu.

O soruya kızdı, tepki gösterdi
08 Şubat 2016 Pazartesi 15:10 tarihinde eklendi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Ankara’yı ziyaret eden Alman mevkidaşı Angela Merkel’in ortak basın toplantısının son dakikalarına, basın özgürlüğü konusu damga vurdu.
 
Davutoğlu mülteci krizi konusunda, “Almanya ile ortak hareket edeceğiz” derken, Merkel Türkiye’ye terörle mücadelede destek verdi. Basın toplantısının sonunda Die Welt İstanbul temsilcisi Deniz Yücel, Davutoğlu’na hapisteki gazetecileri sordu. 
 
 
Başbakan cevabına, "Türk başbakanının yüzüne bakarak bu suçlamaların yapılabiliyor olması dahi Türkiye'deki basın ortamının özgürlüğünün işaretlerinden biridir" diye başladı.
 
Başbakan Davutoğlu, terörle mücadeleden mülteci krizine toplantıda şunları söyledi:
 
- (Cizre'de yaralıların bulunduğu öne sürülen binaya operasyon yapıldığı iddiası) Önümüzdeki kısa bir süre içerisinde inşallah Cizre'de operasyon tamamlanacak. Türkiye'de her mücadele, demokratik hukuk kuralları içerisinde, şeffaf bir şekilde yürütülmektedir. Herhangi bir şekilde, kamuoyunu olumsuz şekilde etkileyecek algı operasyonlarına dikkat edilmesi gerekir. Bu sabah Valiliğimizin yaptığı açıklama, bu anlamda temel referans olarak alınmalıdır, diğer haberlerin bir kısmı önemli ölçüde spekülatif nitelik taşıyabilir. Bu konularda da kamuoyumuzun dikkatli olması icap eder.
 
'İTİBAR EDİLMEMESİ LAZIM'
 
- (Cizre'de yaralıların bulunduğu öne sürülen binaya operasyon yapıldığı iddiası) Dün çıkan haberlerle ilgili olarak, resmi olarak bizim tarafımızdan yayınlanmamış, teyit edilmemiş hiçbir habere itibar edilmemesi lazım. Bu sabah Şırnak Valiliğimizce bir açıklama yapıldı, sadece ona itibar edilsin. Öyle bir intiba oluşturuluyor ki sanki bir binada çok sayıda yaralı vardı ve oraya yapılan operasyonla çok sayıda ölüm olayı gerçekleşti. Böyle bir durum, yaralıların mevcudiyeti anlamında da bir durum teyit edilmedi.
 
- Perşembe günü NATO Savunma Bakanları Toplantısı var. Suriye'den gelen mülteci akınının bütün sonuçları konusunda NATO'nun da devreye girmesi hususunda Türkiye ve Almanya birlikte bunu bir gündem maddesi olarak NATO'ya tavsiye edecek ve özellikle de NATO'nun da izleme, gözetleme mekanizmalarının sınırda ve Ege'de etkin şekilde kullanılması konusunda ortak çaba sarf edeceğiz.
 
'BUGÜN YİNE ACI BİR TRAJEDİ İLE KARŞI KARŞIYA KALDIK'
 
- Biz, insan kaçakçılığının her türlüsünü, her zaman insanlık suçu olarak, terörle eş bir suç olarak görüyoruz. Masum insanların beklentilerini, ümitlerini istismar ederek onları bilinmez, meçhule doğru götürmek, olabilecek en büyük insanlık suçlarından biridir. Bugün dahi Edremit açıklarında yine acı bir insani trajediyle karşı karşıya kaldık.
 
- Bilinsin ki Türkiye Cumhuriyeti devleti Avrupa standartlarında bir demokrasidir. Avrupa standartlarında bir demokrasi teröre karşı hangi tedbirleri alıyorsa biz o tedbirleri alırız. Bu konuda gelecek eleştirileri dinleriz ama bizim için en kutsal şey, vatandaşlarımızın can, mal, namus ve genel insan hak ve özgürlüklerini korumaktır. Cizre ve Silopi'de yürüyen operasyonlar, yanı başında hiçbir devlet otoritesi kalmamış bir bölgeden sızan teröristlere karşı yürüyen faaliyetlerdir. Dünyanın hiçbir yerinde, demokratik bir ülke, halkına hesap veren bir ülke, ülkesinin bir bölgesinde, bir başka silahlı grubun bulunmasına müsamaha göstermez. Demokrasilerde güç kullanma yetkisi, sadece ve sadece halka hesap vermek durumunda olan meşru güvenlik güçlerindedir.
 
- Benim vatandaşlarımın can güvenliği, teröristlerin özgürlük alanlarından daha önceliklidir. Bu, Fransa için nasıl doğruysa Türkiye için o kadar doğrudur. Fransız ordusu Fransa'nın başkenti Paris'e kendi halkını korumak için teröristlere karşı gerekli güvenlik desteğini sağlamışsa biz de silah deposu haline getirilen Cizre'de, Silopi'de, Sur'da kendi vatandaşlarımızın hayatını korumak için her türlü tedbiri alırız. Bunun demokrasi ile ve sivil özgürlüklerle ilgili hiçbir aykırı yönü yoktur.

Sabah