''Standart & Poors'un değerlendirmesi tek taraflı''

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Standart & Poors'un Türkiye ile ilgili değerlendirmesine ilişkin, ''Sanırım Türkiye'nin dış dengesiyle ilgili ve tek bir bakış açısından yapılan değerlendirme. O kuruluşun kendi değerlendirmesidir. Takdir de yatırımcılarındır'' dedi.

Standart  Poorsun değerlendirmesi tek taraflı
02 Mart 2012 Cuma 18:42 tarihinde eklendi.

Ali Babacan, Aspen Institute Italia tarafından düzenlenen ''İkinci Aspen Boğaziçi Diyaloğu''nun basın toplantısında soruları yanıtlarken, Standart & Poors'un Türkiye'ye ilişkin değerlendirmesine dair soruyu şöyle yanıtladı: 
    
''Bu değerlendirme, sanırım Türkiye'nin dış dengesiyle ilgili ve tek bir bakış açısından yapılan değerlendirme. O kuruluşun kendi değerlendirmesidir. Takdir de yatırımcılarındır. Türkiye ile ilgili, işle ilgili karar verenlerindir. Başka kuruluşların da çok daha farklı değerlendirmeleri vardır. Biz konuya daha geniş perspektiften bakıyoruz. Kuşkusuz her türlü değerlendirmeyi dikkate alıyoruz. Nihayetinde Türk iş dünyası, uluslararası iş dünyası ve yatırımcıları bütün bu değerlendirmeleri dinleyip nihai kararlarını vermektedir.'' 
     
-''Herkesin zarar ettiği sonuçlar oluşacaktır''- 
     
İran'ın nükleer programıyla ilgili bir soru üzerine de Babacan, İran'ın nükleer programının sadece bölge için değil, tüm dünya için çok önemli bir gündem maddesi olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti: 
    
''İran'ın nükleer programıyla ilgili sorunların diplomasi yoluyla çözülmesi, bizim temel tercihimiz. Diplomasi haricindeki yöntemlerin, bölgemizdeki sonuçları, hatta dünya için sonuçlarının son derece olumsuz olacağını düşünüyoruz. Diplomasinin sonuna kadar sürdürülmesi gerektiğini düşünüyoruz. İranlı komşularımızın, nükleer programları konusunda daha şeffaf ve uluslararası kuruluşlarla daha iyi bir işbirliği içinde olmasını arzu ediyoruz. Bölgemizde kesinlikle nükleer silah istemiyoruz. Bölgemizde nükleer silahlara kesinlikle karşıyız. Ancak öte yandan, İran ile müzakere platformu haline gelen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi 5 üyesiyle Almanya'nın oluşturduğu grubun da İran ile olan diplomasi trafiğinde mutlaka samimi olarak, gerçekçi olarak diplomatik çözüm üzerinde yoğunlaşmaları gerektiğini düşünüyoruz. 
    
İran ile ilgili diplomasi haricindeki seçenekler, tüm küresel ekonomi açısından olumsuz sonuçlar getirebilecektir. Hiçkimse bu işten fayda sağlayamayacaktır. Herkesin beraberce zarar ettiği sonuçlar oluşacaktır. Dolayısıyla mutlaka diplomasi, diplomasi, diplomasi diyoruz.'' 
     
-''Tek taraflı kararlar bağlayıcı değildir''- 
     
Ali Babacan, Suudi Arabistan'ın İran'a yaptırımları hatırlatılarak, ''Türkiye'nin petrol konusunda İran'a yaptırım düşünüp düşünmediği'' yönündeki soruya da şu yanıtı verdi: 
    
''Şu anda bizim ana petrol rafineri firmamız Tüpraş'ın farklı alternatifleri değerlendirdiğini biliyoruz. Ancak kısa zaman içinde tamamıyla İran dışındaki kaynaklara yönelebilirler mi, bu gerçekçi midir- Bununla ilgili Tüpraş'ın soru işaretleri olduğunu biliyoruz. Bu çaba, ne kadar sonuç verir, ne kadar yapabilirler, ne kadar yapamazlar tabii kendi bilecekleri iş. Öte yandan şunu da biliyoruz ki Tüpraş, bu işi hem Amerikan muhataplarıyla, hem diğer ülkelerle temas halinde götürüyor. Nihayetinde bu, Türk özel sektörü ve Türk kuruluşların kendi vereceği karardır. Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak, başka bir ülkenin aldığı tek taraflı kararlar bağlayıcı değildir. Bizim için hukuki olarak bağlayıcı değildir. Dolayısıyla bu, kuruluşların vereceği kendi kararıdır.''