"Operasyonunu yapan polis savcı"

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ilgili polisi eleştirenlerle karşı çıktı.

Operasyonunu yapan polis savcı
17 Aralık 2013 Salı 18:24 tarihinde eklendi.

Destici, “Yolsuzluk operasyonunu yapan savcılardır, polis savcının talimatıyla çalışır. Hüküm vermeden konuşmak doğru değil ancak doğru ise bu yargımızın bağımsız olduğunu gösterir.” dedi.

BBP Lideri Destici, söz konusu operasyonla ilgili Cihan’a yaptığı açıklamada, her şeyin siyasallaştırılmasından dert yandı. Mustafa Destici, “Şuna katılmıyorum her hadisede siyasallaştırılıyor, sanki belli bir grubun hükümete karşı bir operasyonuymuş gibi bunun arkasına sığınmanın da doğru olmadığına inanıyorum.

Burada bu operasyonun millet adına görev yapan Türkiye Cumhuriyet Savcılarıdır polis nihayetinde savcının emrindedir. Ve savcı ne derse polis onu yapar ve nihayetinde polis sadece savcının talimatını yerine getirir kararı adalet yerine verir. Bugünkü göz altıları yapan polis değil bunu savcıların talimatıyla gerçekleşen şeylerdir. Bunlar da millet adına görev yapıyor. Yargının siyasallaşmaması lazım bugünkü operasyonda bir nevi yargının bağımsız olduğunu gösteriyor demek ki cesur savcılarımız var ki hükümetin birinci dereceden akrabalarının olduğu bir operasyonu gerçekleştirebiliyor.” diye konuştu.

Dava sonuçlanmadan peşin hüküm konuşmanın doğru olmadığını belirten Destici, Türkiye’de üst yönetiminin ve yakınlarının mal varlığının şeffaf olması gerektiğini vurguladı. ‘Nerden buldun’ yasasının titizlikle işletilmesi gerektiğine dikkat çeken Destici, “Devletin şeffaflaşması gerekiyor ama aksine daha da kapanıyor. Daha da gizliliği ön plana alıyor. Denetimden kaçıyor, Sayıştay raporlarını istemiyor, Sayıştay ile ilgili düzenlemeler yapıyor, teftiş kurulunu etkisizleştiriyor, bazı kurumlardaki ihaleleri kamu ihaleleri denetimi dışına çıkarıyor.” ifadelerini kullandı.

Bir takım işlerin gizlenmesi nedeniyle toplumda ‘Minareye Kılıf’ gibi bir algının oluştuğunu vurgulayan BBP Genel Başkanı Destici, ‘Devlet Sırrı’ yasa tasarısını da şöyle eleştirdi:

“Her devletin sırları olabilir, adı üstünde devlet sırrıdır hükümet sırrı değil. Cumhurbaşkanı bilmeli, başbakan bilmeli, başbakan müsteşarının bilmesi gerekir, hangi birim ilgiliyse bunu bilmeli, anayasa mahkemesi başkanı bilmeli. Devlet sırlarının da çok üst kurumlar tarafından denetlenmesi gibi mecburiyetler vardır. Devlet sırrı da bir yere kadar sırdır, milletten kaçırılacak bir şey değildir ve belli bir zaman sonra açıklanması gerekir. Geçmişte kimin ne yaptığını millet bilmeli ve ölmeden bu yaptığının cezasını çekeceğini de bilmeli.”

"FİŞLEMELER MİLLİEĞİTİM BAKANLIĞININ YÜZ KARASI"

Her türlü fişlemenin karşısında olduğunu vurgulayan Destici, “Fişlemelere kökten karşıyız. Kime yapıldıysa buna bakmadan karşı çıkıyoruz. 28 Şubat'ta da karşıydık, bugün de karşıyız. Askeri vesayetlerin olduğu dönemlerde bunu anlayabilir toplum; çünkü onlara yakışır. Ama millete demokrasi getireceğim diyen bir iktidarın bu tür fişleme içinde olması hangi hükümet olursa olsun kabul edilemez. Bunun bir de Milli Eğitim Bakanlığı’nda olması bakanlığın yüz karasıdır.” ifadelerini kullandı.

Fişleyenleri ortaya çıkarmanın vatandaşın hukukunu savunmak olduğunu belirten Destici, fişleyenleri kimin ortaya çıkardığına değil, fişlemeyi yapanla mücadele edilmesi gerektiğini anlattı.


CİHAN