Greenpeace raporuna tepki

Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, Greenpeace'in hazırladığı rapordaki ilaç katkısı iddialarına tepki gösterdi.

Greenpeace raporuna tepki
28 Mart 2012 Çarşamba 16:09 tarihinde eklendi.

 

Yetkin, dernek genel merkezinde yaptığı açıklamada, medyada yer alan haberlerde, dünyaca ünlü çevre örgütü Greenpeace'in hazırladığı raporda üzüm, biber, armut, greyfurt ve kabakta kimyasallar bulunduğuna ilişkin iddialar olduğunu hatırlattı. 
     
Raporun, Türkiye'deki ürünlerle ilgisinin olmadığını ifade eden Yetkin, numunelerin Almanya'nın ihraç ettiği ürünlerden alındığına dikkati çekti. 
     
Almanya'nın 2011'de üzüm ve kabakta karşılıklı anlaşmalar neticesinde iki ürünü referans aramadan kabul ettiğini, dolayısıyla böyle bir tehlikenin söz konusu olmadığını bildiren Yetkin, şöyle konuştu: 
     
''Türkiye geçmiş yıllarda tarım ürünlerindeki kimyasal madde kalıntılarıyla yüzleşti. Ancak bu süre içinde eskiye oranla denetimler arttı. Olumsuzluklar daha da azaldı. Bu da denetim mekanizmasında iyiye gitme olduğunun göstergesidir. Ancak yüzde yüz çözüldü diyemeyiz. Zamanla daha da iyi durumlara geleceğimizi düşünüyorum. Örneğin 2011'de ihraç ettiğimiz hiç bir ürünle ilgili bu gibi şikayetler olmadı. Türkiye'yi ilgilendiren bu kadar ciddi bir konuda bu raporun Almanya'dan elde edilen verilerle derlenerek kamuoyuna sunulmasını doğru bulmuyorum. Normal koşullarda bu örgütün, Türkiye'de bizim gibi sivil toplum örgütleriyle bir araya gelmesi ve böyle bir raporu bizimle işbirliğinde hazırlaması gerekirdi. Türkiye'nin 52 milyon tonluk bir sebze meyve potansiyeli var. Dünyanın ilk beşinde yer alıyoruz.'' 
     
Türkiye'nin dünyada tarımda en az kimyasal ilacı kullanan ülke olduğunu vurgulayan Yetkin, ''Avrupa ülkelerini Türkiye ile kıyasladığımız zaman birim alanda kullanılan ilaç Türkiye'ye oranla Fransa ve Almanya'da 9 kat, İtalya'da 15 kat, Hollanda'da 35 kat, Yunanistan'da 12 kat, Belçika'da 21 kat, ABD'de 15 kat, İsviçre ve Japonya'da 17 kat daha fazla ilaç kullanıldığını görmekteyiz. Yani öyle görülüyor ki dünyada en az tarım ilacı kullanan ülkelerden birisi Türkiye'' dedi. 
     
Yetkin, tarım ilaçlarının ağırlıklı olarak Akdeniz ve Ege bölgesinde kullanıldığını belirterek, bu oranın gelişmekte olan ülkelere kıyasla giderek azaldığını vurguladı. 
     
Türkiye'de hektar başına kullanılan ilaç miktarının yarım kilogram, İtalya'da 7,6 kilogram, Fransa'da ve Almanya'da 4,4 kilogram, Hollanda'da 17,5 kilogram olduğunu anlatan Yetkin, tarım ilacının ülkemizde en fazla pamuk ve hububatta, sebzede ve meyve de kullanıldığını ancak 2011 yılında alınan tedbirlerle ilaçların risklerin daha da azaldığını kaydetti. 
     
Organik tarımı önerdiklerini ve desteklediklerini de ifade eden Yetkin, Türkiye'deki organik tarımın önemli ölçüde desteklendiğini, ancak üreticinin organik tarımdaki verim azlığından dolayı tercih etmediğini söyledi. 
     
Yetkin, dünyadaki yüksek verim ve kar amacının insanları organik tarımdan uzak tuttuğunu vurgulayarak, Türkiye'de organik tarımın geçmiş döneme kıyasla daha da arttığını söyledi. 
     
Her ülkenin Türkiye'den ihraç ettiği üründen farklı ilaç referansları istediğini belirten Yetkin, ''Özelikle Rusya organiğe yakın ürün istiyor. İhraç edilen ürünler eğer kabul edilmiyorsa Türkiye'ye geri gönderilmiyor. O ülkenin yetkilileri tarafından imha ediliyor. Türkiye'de iç pazarda satıldığı asla doğruyu yansıtmıyor'' diye konuştu. 
     
Yetkin, tüketicinin tedirgin olmasına gerek olmadığına dikkati çekerek, ''Raporla ilgili her şey açık, burada gerçekten bir şey yok. Sağ duyulu ve ihtiyatlı yaklaşmalıyız. Böyle bir süreçte demek ki kendi iç denetimlerimizi daha sağlıklı bir şekilde yerine getirmemiz gerekiyor. Eksiklerimiz varsa onları tamamlamalıyız. Hiç bir ticari gaye ya da ülke çıkarları insan sağlığından daha önemli değildir. Türkiye'deki meslek odaları, tarım kuruluşlarıyla birlikte böyle bir araştırma Türkiye'den alınacak numunelerle yapabilir, kamuoyuyla paylaşabiliriz. Bu haliyle fotoğraf tam ve net değil'' diye konuştu.